İnsan zamandır…

Kızım öleli bir yıl oluyor. Siz bana ilk seanslarımızdan birinde, ben bu acının dayanılmaz olduğunu söylediğimde, beynin biz isteyelim istemeyelim kendini (benliğimizi) korumak için acıyla ilgili duyu reseptörlerimizi duyarsızlaştırdığını, bu nedenle her şeyin ilâcının zaman olduğuyla ilgili bir inancın var olduğunu söylemiştiniz. Anlaşılmadığımı, daha doğrusu acımın o kadar da ciddiye alınmadığını düşünüp azıcık kızmıştım size [...]

Yazan |2022-10-30T10:37:26+00:0030 Ekim 2022|Felsefe, Psikoloji|

Ben Sende Oluyorum

İnsan niye özler? Bitmiş bir ilişki, yeniden başlamayacağını aklıyla anladığı bir birliktelik neden kalbini zorlar durur? Neden ötekini mutlu olabilmenin tek olasılığı olarak görür? Onun yokluğu neden bir dehşet duygusu uyandırır içinde? Her gün nasıl uyandığını, kahvaltısında ekmek kızartılmamışsa sinirlendiğini bildiğin insanın, aynı ritüeli sen olmadan da tekrarlıyor olması neden varoluşsal bir eksiklik duygusu yaratır? [...]

Yazan |2022-01-25T20:55:23+00:0025 Ocak 2022|Felsefe, Psikoloji|

Acil Durum Manifestosu

21. yüzyılın ilk çeyreği biterken adına uygarlık denen ne idiği belirsiz yaşama biçimi, postmodernizmin her şeyi ama evrensel olarak iyi diye bildiğimiz her şeyi hâlâ, yarar ve mutluluk adına yerle yeksan etmeye devam ediyor. Nietzsche’nin 19. yüzyıl Avrupa uygarlığını tanımlarken kullandığı terim olan ahlâkî dekadans ve onun sonucu ortaya çıkan, o zamandan beri bedenimizin bütün [...]

Yazan |2022-01-21T10:36:51+00:0021 Ocak 2022|Uncategorized|

Toplumsal Aşağılık Duygusu

Alfred Adler’in bireysel psikolojisi adının aksine en toplumsalcı psikoterapi ekolüdür. Adler de bir psikoterapi ekolü oluşturmuş tek sosyalist psikiyatrdır. 1930’lu yılların Viyana’sında kendisinden daha da solda olan karısıyla birlikte sosyal demokrat olarak aktif bir bireydi. Stalin diktatörlüğünden kaçan Troçki iki yıl kadar Büyük Ada’da yaşadıktan sonra Türk hükümetinin kendisini zorlaması nedeniyle Güney Amerika’ya gitmeye karar [...]

Yazan |2020-12-28T16:01:42+00:0028 Aralık 2020|Felsefe, Psikoloji|

Lilith Kompleksi

Kutsal ve fahişe...   İsmim Lilith. Tanrı’nın Adem’le aynı anda yarattığını unutmak için tüm kutsal kitaplardan adını utanmazca sildiği ve cennetinden kovduğu, buna karşılık ölümsüzlükle ödüllendirdiği ve yalnızlıkla cezalandırdığı, yalnızlığını şeytanla düşüp kalkarak gideren, şeytandan olma bebekleri Tanrı tarafından katledilen, Adem’in ilk karısı Lilith’im. Tanrı’ya başkaldıran ilk kadınım...   Lilith, S.12, Esra Pekin. Sel Yayıncılık [...]

Yazan |2020-12-25T17:06:39+00:0025 Aralık 2020|Felsefe, Psikoloji|

Benim De Animam (1)

Περί ψνχής(2) Ruhun yokluğunun kabulü – ya da varlığının sorgulanması – üzerinden ruh hastalığını tanımlama denemesi… Psikoloji tarihi, ruhun insanın neresinde olduğunu aramanın da tarihidir bir bakıma. Belki de ruhun bedenimizde nereye yerleşmiş olduğunu bulamıyor olmamızın çok basit bir nedeni vardır, sandığımızın aksine: Hiç aklımıza geliyor mu bilmiyorum; belki de ruh diye bir şey yoktur! [...]

Yazan |2020-12-23T18:31:38+00:0023 Aralık 2020|Felsefe|

Kapitalizmin eseri hasta insan…

“İyi bir ekonomiye sahip olmak için hasta insanlar mı üretmek zorundayız?” diye soruyordu Erich Fromm kapitalizm hakkında düşündüğü bir makalesinde ve ekonomik krizin ardındaki gerçek sorunu şöyle tespit ediyordu: İnsanlık krizi 20. Yüzyılın ortalarında yaptığı bu tespit çok çarpıcı ve bugün için daha da geçerli sanırım. Kapitalizmin insana bulaştırdığı hastalığa nekrofili (ölü insanlara cinsel ilgi duymak [...]

Yazan |2020-05-17T15:40:57+00:0017 Mayıs 2020|Felsefe, Psikoloji|

Haz, güç ve mana…

İnsan olmak verili olanın ötesini merak etmek demektir. Olduğunun, var olanın üstüne, ötesine geçmek, transandans, insan varoluşunun temelidir. Bunu kimi dini, kimi bilimsel, kimi sanatsal veya edebi yolla yapmak ister. Peki bütün bu çaba mutlu olmak için midir? Büyük Alman filozofu Kant bu soruya “Evet” der ama insanın ayrıca “mutlu olmaya layık olmak” için çaba [...]

Yazan |2020-05-11T12:08:41+00:0011 Mayıs 2020|Felsefe, Psikoloji|

Karl ve Martin…

Karl Jaspers ve Martin Heidegger arasındaki ilişki felsefe tarihinde çok önemli bir yer tutar. 1936 ile 1949 yılları arasında kesintiye uğramasına rağmen, iki büyük filozof 1920 – 1963 arasında yoğun bir şekilde mektuplaştılar. Alman varoluş felsefesinin iki çok önemli ismi olan Heidegger ve Jaspers, felsefi olarak birbirlerinden oldukça farklı olduklarını iddia etseler de varoluş felsefesi [...]

Yazan |2020-01-22T00:43:08+00:0022 Ocak 2020|Felsefe|